Salı, Şubat 12, 2008

Merhaba

Uzun süredir aranızdayım aslında.Bloglarınızda paylaştıklarınızı takip ediyorum büyük bir zevkle. Bir blog sahibi olmayı hiç düşünmemiştim aslında ta ki bir gece ansızın karar verene kadar. Paylaşacak, paylaşabilecek çok şeyim olduğunu düşündüm. Güzel bir arşivim ve anlatacaklarım var. Neden olmasın dedim.
Bloğum adından anlaşılacağı üzere Trakyalı bir ailenin kızıyım. Bulgaristan göçmeni yani muhacir bir ailenin kızı ve Karadenizli bir ailenin gelini ve aslen Türkiyeliyim. Türkiye'nin her köşesini seven ve merak eden biriyim. Bu yüzden eşim ve ben, ailem ve ben sürekli gezdik ve daha da çokk gezeceğiz. Bunları sizlerle paylaşacağım.
Yemek yapmayı oldum olası çok sevdim.Özellikle muhacirlerinde çok yaptığı hamurişlerini. Belki de uncu bir babanın kızı olduğumdandır. Bu iş benim hamurumda var. Her ne olursa olsun neden seviyorum işte. Sürekli yeni şeyler deniyorum. Türk yemeklerini çok sevsemde en çok sevdiğim aşçı Amerikalı, Tyler Florance. Bloğumda sık sık onun tariflerini gözeceksiniz.Ve fotoğraflarım... Fotoğraf çekmeyi çok seviyorum. Bunu gerçek anlamda öğrenmeyi çok istiyorum.Ve en kısa sürede kursa gitmeyi planlıyorum.
14 aylık oğlum izin verdiği sürece kesintisiz olarak bloğuma yazacağım. Tayin dolayısıyla şu anda Ankarada değil de İstanbulda olsam size bunun için söz bile verebilirdim ama Ankaradayım ve oğluma tek başıma bakıyorum. Yani anlayacağınız alışık bile olsam yoğun bir gurbet duygusu içindeyim. Eeee Ankara başka İstanbul başka. İstanbul benim memleketimin komşu kapısı gibiydi.Biraz uzun bir giriş yazısı oldu.En kısa zamanda bloğuma tarifler göndermeye başlayacağım. Şu eski defterleri karıştırmaya başlayalım bakalım.Görüşmek üzere....

Hiç yorum yok: